30 Aralık 2013 Pazartesi

Bloga sponsor nasıl bulunur?

Blog yazarlığı yapan birçok kişi blogu sayesinde nasıl para kazanabileceğinin yollarını arıyor. Blog yazarak para kazanma ile ilgili anlatılanların büyüsüne kapılanlar, bir blog açarak ve birkaç yazı ekleyerek kısa sürede para kazanabilmeyi umuyor. Evet, blogunuz sayesinde para kazanabilirsiniz ancak bu öyle bir anda olabilecek bir iş değildir. Ciddi anlamda çalışmanız, sabretmeniz gerekir.

Blog yazarak para kazanma yolları arasında tanıtım yazısı satışı, içerik yazarlığı, link satışı, Adsense reklamları yayınlama, blog çekilişleri, banner reklam gibi birçok gelir modeli yer alıyor. Bu gelir modelleri haricinde önemli bir kazanç modeli daha var: "Sponsorluk"

Peki, sponsorluk nedir?

Sponsorluk kavramını bir kişi, etkinlik veya kuruluşu, ticari avantaj olarak kullanabilecek bazı haklar ve ilişkiler elde etme karşılığında ayni, mali ve diğer yardımlar türünde katkılar sağlayarak destekleme süreci olarak tanımlayabiliriz.

Yardım amaçlı destek faaliyetlerinden farklı olarak sponsorluk, bir iş ilişkisi çerçevesinde karşılıklı olarak her iki tarafa da yarar sağlayan bir araç. Katkı sağlayan açısından sponsorluk; vergi avantajlarının yanı sıra, sosyal sorumluluk bilinci ile toplumda olumlu bir imaj yaratarak ön plana çıkmak, medyada görünürlük, satışlarda artış ve markalaşma gibi doğrudan reklama oranla çok daha yüksek etki yaratan endirekt getirileri ile günümüzün etkin bir pazarlama aracı olarak tercih ediliyor.

Teknolojinin her geçen gün gelişimi sayesinde insanlar internet üzerinden daha hızlı ve daha fazla sayıda kaynakla bilgiye ulaşmaya başladı. Hedef kitleler artık sadece şirketlerin vaadlerine, sözlerine, söylediklerine inanmakla kalmıyorlar. Ciddi bir şekilde araştırıyor, sorguluyor, en güncel ve en doğru bilgilere ulaşmaya çalışıyorlar.

Bilgiye bu kadar hızlı ve kolay erişim tüm sektörlerdeki rekabetin daha hareketli yaşanmasını sağladı. Şirketler artık rakipler arasında ön plana çıkabilmek, marka bilinirliğini artırmak, rakiplere göre farklılaşmak, hedef kitleyle duygusal bir bağ oluşturmak ve marka sadakatini oluşturmak için en doğru bütçeyle hedef kitlelere ulaşmanın önemini iyice kavramaya başladı.

Günümüzde tüketicilerin bir ürünü ya da bir hizmeti almaktan çok markayı satın aldıkları hepimizin bildiği bir gerçek. Tüketiciler aslında satın aldıkları marka ile ait oldukları veya ait olmak istedikleri hayat tarzını, markanın anlattığı hikayeleri, markanın yaşatmayı vaat ettiği deneyimleri, yaşamak istedikleri duyguları satın alıyorlar. İşte sponsorluk, son yıllarda bu amaçları gerçekleştirecek bir pazarlama aracı olarak daha çok öne çıkmaya başladı. 

Sponsor bulmak blogunuza ne sağlar?

Eğer kaliteli ve fayda sağlayıcı nitelikte değerli içerikler sunduğunuz, belli bir kitleye hitap eden bir blogunuz varsa blogunuzun hedef ktilesine yönelik ürün veya hizmet yöneten markalar, sizin sponsorunuz olabilir. Sponsor firmaların desteği daha nitelikli işler yapabilmenizin önü açılabilir, blogunuzu ve diğer projelerinizi yapılandırmanız daha kolay olabilir. Blogunuzun daha geniş kitleye tanıtımı, birtakım SEO ve sosyal medya çalışmaları yapmanız sponsor desteği sayesinde daha kolay ve verimli olabilir.

Blog için sponsor nasıl bulunur?

Markalar bir bloggerla anlaşıp kendileri hakkında yazı yazmasını sağlamak ya da bloglarda bannerlarını yayınlamak yerine bloglara sponsor olup hem blogları reklama boğmadan içeriklerinin zenginleşmesini sağlıyor, hem de o blogun takipçisi olan hedef kitlesiyle bir bağ kurmaya çalışıyor. Bu yüzden nitelikli ve hedef kitlesi olan bloglar markaların gözünde daha değerli.


Blogunuz için sponsor desteği sağlamak istiyorsanız öncelikle sponsorluk çalışmaları yapan şirketlerin bir listesini çıkarmalısınız. Bu şirketler arasında daha önce blog sponsorluğu yapmış olanlar üzerine yoğunlaşmanız oldukça önemlidir. Sponsorluk çalışmalarında bulunan şirketler blogunuza direkt ulaşmaz. Sizin onlara ulaşmanız gereklidir. Sponsor firmalar ile iletişim kurmak işin en can alıcı noktasıdır. Öyle bir maille ya da telefonla bu işleri yürütmeniz imkansızdır.

Sponsor şirketlerde sponsorluk işleri ile ilgilenen birim ya da kişiler vardır. Öncelikle bu kişiler ile iletişime geçmeli ve randevu talep etmelisiniz. Karşılarına kendinizi, blogunuzu ve hedeflerinizi tanıtan inandırıcı ve nitelikli bir sunum dosyası hazırlayarak çıkmanız, sizin için büyük bir avantaj olacaktır. Profesyonellik ilkesi ile hareket ederseniz, ilgili kişilerle daha kolay iletişim kurabilirsiniz. Bu konuda da sabırlı olmanız büyük önem taşıyor. Aceleci davranmayın. Olumsuz sonuçlanan görüşmeler olabilir. Karamsar olmayın. Çalışmaya devam edin.

Devir, nitelikli ve fayda sağlayıcı içerik devri. Bu doğrultuda okur odaklı içerik üretenler kazanacak. Artık markalar tüketicilere reklamla değil, iyi içerikle ulaşabileceklerinin farkına vardı. Blogların gücünün farkındaki şirketler kendi bünyelerinde blog oluşturmaya başladı. Blog yazarları ile işbirliği yapmaya başladı.

Türk internet kullanıcısının bloglara olan ilgisinin de son yıllarda yükseldiğini göz önünde bulundurursak blogların markalar için eşsiz bir iletişim kapısı olduğunu söylememiz yanlış olmaz. oluyor. Markalar, artık kendi hedef kitlelerinin ulaştığı iyi blogları içeriklerini geliştirerek blogculuk kavramını uzun soluklu sürdürebilmelerini sağlayacak sponsorluklarla desteklemeyi tercih ediyor.

Blogunuzda ciddi anlamda kaliteli paylaşımlar yapıyor ve insanlara gerçekten fayda sağlıyorsanız elbette sağladığınız bu fayda zamanla daha fazla kişiye ulaşacaktır. Bu da blogunuzun ziyaretçi trafiğinde artış sağladığı gibi blogunuzun ziyaretçilerin gözünde popüler bir hale gelmesini de sağlayacaktır. Belli bir ziyaretçi kitlesi olanbloga birçok firma sponsor olmak ya da en hatırı sayılır rakamlarla reklam vermek isteyecektir.

Unutmayın;

"Sabır ve zamandan güçlü hiçbir şey yoktur. Bu ikisi her şeyi toparlar."

27 Aralık 2013 Cuma

Hakkımda sayfası oluşturmak neden önemli?

Bir internet sitesi için belki de en önemli sayfalarından biri “Hakkımızda” sayfasıdır. Bu sayfada verilecek bilgiler, kullanıcıların site ve sitenin sahibi hakkındaki ayrıntılara ulaşabilmesine olanak tanır.

"Hakkımızda" sayfasının sadece kurumsal siteler için değil  her sitesi için gerekli olduğunu düşünüyorum. Kişisel web sitesi/blog sahipleri bu sayfayı "Hakkımda" şeklinde uyarlayarak yayınları ya da kendileri hakkında detaylı bilgileri okuyuculara sunabilirler. Böylece okuyucuların güvenini kazanmak için önemli bir adım atmış olurlar.

Konu blog olunca bu tür sayfaların daha çok önemsenmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü hala birçok blogun bir "Hakkımda" sayfası yok. Şu ana kadar ziyaret ettiğim bloglar arasında "Hakkımda" sayfasına sahip olan çok az bloga rastladım. Bu sayfaya sahip olanların da ayrıntılı ve nitelikli bilgilere pek fazla yer vermediğini gözlemledim.

Oysaki "Hakkımda" sayfası özgün ve fayda sağlayıcı bir blog yazısından bile daha önemlidir. Blog yazarının internetteki özgeçmişidir. Yaptıklarıdır, yapacaklarıdır. Bu sayfanın eksikliği blogun ve blog yazarının gelecekteki konumunu etkileyebilecek sonuçları doğurabilir.

Hakkımda sayfası neden bu kadar önemli?

-Blogunuzu ziyaret eden kullanıcılar ile bir bağ kurma ve sayfanızı ziyaret edenlere güven verme şansı yakalarsınız.

-Kullanıcıların blogunuzun ve sizin hakkınızdaki detaylara ulaşabilir.

-Bu sayfada daha önce yaptığınız işlerden de bahsetmeniz  tecrübelerinizden yararlanmak isteyenlerin size daha kolay ve net bir şekilde ulaşmasını sağlar.

-Bloglara ve blog yazarlarına sponsor olarak destek veren şirketlerin sizi dikkate almasını sağlar. Şirketler ismini cismini bilmedikleri, çalışmaları hakkında bilgi sahibi olmadıkları kişiler ve bu kişilerin yayınları ile ilgilenmez.

-İlerleyen süreçte blogunuza gelebilecek reklam ve sponsorluk tekliflerinde önemli rol oynar. Sizin ve blogunuz hakkında bilgi sahibi olanlar güven kazandıkları takdirde sizinle işbirliği yapabilir.

-Ziyaretçiler, blogunuzun ve sizin ciddiyetinizi anlar.

-Bu sayfa hedef kitleniz hakkında yapacağınız bilgilendirmeler de sizinle ilgili hedef kitlenin direkt bağ kurmasını kolaylaştırır.

-"Hakkımda" sayfasında fotoğrafa yer vermek önemsenen bir yaklaşımdır. Ziyaretçilerin takip ettikleri blogun yazarını görmek istemesi doğaldır.

-Bu sayfada paylaşılan iletişim bilgileri size daha kolay ulaşılmasını sağlar.

- "Hakkımda" sayfası olmayan bloglar ciddi bir başvuru kaynağı olarak algılanmaz.

Hakkımda sayfası oluştururken bunlara dikkat etmelisiniz

-Samimi bir ifade kullanın. Hitap tarzınıza dikkat edin.

- Düzgün bir fotoğraf koyun.

-İletişim bilgilerinizi yazın.

-İmla kurallarına dikkat edin.

-Daha önceki iş tecrübelerinizden ve projelerinizden bahsedin.

-Blogunuzun amacından, vizyonundan bahsedin.

-Blog yazarlığı ile ilgili ilginç bir hikayeniz varsa kısaca değinin.

-Hedef kitlenizi kısa bir şekilde tanımlayın.

-Herhangi bir ödül aldıysanız belirtin.

-Katıldığınız kurslardan ya da eğitimlerden kısaca bahsedin.

-Hobilerinizden bahsedin.

-Sayfayı belli aralıklarla güncellemeyi ihmal etmeyin.

-Reklam kokan ve kendinizi öven ifadelere kesinlikle yer vermeyin.

-Kendinizi otorite olarak gösterecek ifadelerden de kaçının.

Unutmayın, blog yazarı ulaşılabilir ve görünür olmalı...

Blogunuzda bir 'Hakkımda' sayfası var mı? Yoksa kendinizi gizlemeyi mi tercih ediyorsunuz? Varsa bu sayfada hangi bilgilere yer veriyorsunuz?

Yorumlarınızı bekliyorum.













26 Aralık 2013 Perşembe

Blogların gelişimini engelleyen sebepler neler?

Blog yazan ya da yazmayı düşünen birçok kişi, blog yazarlığı hakkında doyurucu ve fayda sağlayıcı bilgiler edinmeye çalışıyor. Bloglar hakkında yeterli düzeyde Türkçe kaynağın olmaması kaliteli ve uzun soluklu blogculuk açısından ciddi sıkıntılar oluşturuyor.

Blog yazmaya başladığımda ben de birçok blog yazarı gibi bloglar hakkında yazılanları, birtakım ipuçlarını öğrenmek için birçok farklı siteyi/ blogu ziyaret ettim. Yazılanları okuyucunda bu konuda ciddi bir bilgi kirliliğinin oluştuğunu ve profesyonel bir yaklaşımın olmadığını farketttim.

Yazı yazmaktan son derece uzak olan kişilerin sırf ticari kaygılar nedeniyle daha önce blog yazarlığı yapmamış, blog dünyasına uzak kişilere verdiği boş tavsiyeler blogculuğun kaliteli bir şekilde yapılmasının önünü tıkadı.

Sözde yazarların bloglara yönelmesi blogların gelişimini  önemli ölçüde engelledi. Blog dünyasında blogların hep para kazandıran bir mecra olduğu anlatıldı. Anlatan kişilerin çoğu blog yazarlığı hakkında derin bilgilere sahip değildi. Onlar da sağdan soldan duyduklarını yazarak arama motorları üzerinden ziyaretçi çekme derdindeydiler. Çünkü bloglar konusunda daha iyi bloglar için neler yapılabilir sorgusundan çok "blog yazarak para kazanmak" aratılır olmuştu.

Bu sitelerde yer alan bilgileri okuyan ve araştırma yapma alışkanlığı olmayan ve kolay yoldan para kazanmayı düşünen kişiler de blog yazarak büyük paralar kazanıldığına dair yazılanlara itibar etmeye başladı. Halbuki bloglar da diğer tüm iş kolları gibi ciddi anlamda emek ve içerik yatırımı isteyen mecralardı. Dolayısıyla para kazanmak öyle bir anda olabilecek bir şey değildi. Bloglar, para kazanmanın yolunu açan etkili bir araçtı.

Son zamanlarda bloglara olan ilginin yeniden yükselişe geçtiğini gözlemliyorum. Bloglara ilgi artsa da kaliteli blogculuk adına önemli gelişmelerin yaşanmadığını söylemek istiyorum. Hala aynı hatalar yapılıyor.

Bloglar neden iyi bir noktaya gelemiyor?

-Birbiri ardına açılan bloglardan hemen verim bekleniyor.

-Blogların içeriğine gerçek anlamda yatırım yapılmıyor.

-Güçlü içeriğe sahip olmayan bloglara uygulanan niteliksiz SEO çalışmaları başarısızlıkla sonuçlanıyor.

-Hala en iyi SEO yönteminin temelinde kaliteli ve fayda sağlayıcı içerikler sunarak sürekli artan bir sadık okur kitlesi edinmek olduğu anlaşılmıyor.

-Kendi blogu için özgün içerik üretemeyen kişiler başkalarına para karşılığı niteliksiz ve faydasız yazılar yazdırıyor. Okur da bunu yutmuyor.

-Bir cümleyi bile doğru yazamayan kişiler blog yazarak para kazanmayı hayal ediyor. Kalite ikinci planda kalıyor.

-Okuyucular hala yeterince dikkate alınmıyor. Okur yorumları, önerileri, eleştirileri karşılık bulmuyor. Okurun beklentisi değil değil arama motorunun istekleri önemseniyor. Arama motorlarının da okuyucu hareketlerine göre çalışmalar yaptığı düşünülmüyor.

-Temanın hala bir sitenin tutmasında en büyük faktör olduğu sanılıyor ve sürekli tema değişikliğine gidiliyor. İçeriğin can olduğu hep unutuluyor.

-Blog yazılarındaki samimiyet ve doğallık gün geçtikçe azalıyor. Yazılar kalitesizleşiyor, hatalar artıyor.

-Sosyal medyanın sadece link paylaşılan bir mecra olduğu düşüncesi çürütelemiyor.

-Blog çekilişleri düzenlenerek içerikler çekilmeyen ziyaretçilerin birtakım hediyeler ile bloglara ilgi göstereceği düşüncesi giderek yaygınlaşıyor.

-Blog dünyasına yeni adım atanların ilk sorduğu soru "Blog yazarak nasıl gelir elde ederim?" oluyor.

-Blog yazarlığının hala amatör ve hobi olarak yapılan bir iş olduğunu düşünenlerin olması çıtayı yükseltmede engel teşkil ediyor.

-Blog işi ile uğraşanlar, blogların sağdan soldan toplanan içerikler ile doldurulmasını kolay bir uğraş olarak görüyor. Bu da kaliteli ziyaretçi ve okur kitlesi elde etmeyi ciddi anlamda engelliyor.

-Her gün blogu için bir şeyler yazmayı mecrubiyet olarak gören ve yazmadığında blogunun gerilere gideceğini, güncelliğini yitireceğini, ziyaretçi kaybı yaşayacağını, Adsense kazançlarının düşüceğini, Alexa verilerinin değişeceğini kafasına takan kişiler sayısal verilerden kurtulup sözel verilere odaklanmayı bir türlü beceremiyor.

-Baştan niche konuda açılan bloglar zamanla genel bir portal haline dönüyor. Bu durum okuyucuların bloglardan soğumasına neden oluyor.

-Blog yazarlığı hakkında otorite olduğunu sanan kişilerin faydasız ve sağdan soldan kopya tavsiyeleri blog yazarlığına başlayan kişileri sabırdan ve emekten uzaklaştırmaya neden olduğu gibi blogculuktan da çabuk soğutuyor.

-Blog yazmayı düşünenlerin blog yazarları ile kalite ve içerik üretimi konusunda iletişime geçmemesi blogların önünü tıkıyor.

-Başarılı blog yazarları onları kim okuyor, kaç kişi okuyor, yazılarını kaç kişi paylaşıyor diye dertlenmiyor. Amatör blogcular bu hayata sık düşüyor.

-Yazılan blog yazılarının birilerine fayda sağladığı sürece sadık okurları olacağı hala yeterince anlaşılmıyor.

Şunu unutmamak gerek: "Başarı, bir disiplindir. Yetenekliyi başarılı yapan da da disiplindir."

2014 yılında profesyonellik çerçevesinde kaliteli blogların artması blog dünyası adına en büyük dileklerimden biri. Değerli ve fayda sağlayıcı içerikler üreten kişilerin artması ve ciddi anlamda önemsenmesi, daha iyi bloglar için bir gereklilik.

Peki, sizin 2014'te blog dünyası adına temennileriniz neler?




20 Aralık 2013 Cuma

Blogculara başarı yolunda 4 önemli tavsiye

İnternet dünyasında özgün içerik bulmak gün geçtikçe zorlaşıyor. Özgün içeriğe olan ihtiyacın her geçen gün daha çok arttığı internet ortamında, maalesef hala içeriğin önemini anlayamayan çok sayıda kişi var.

Bu kişiler internet ortamında profesyonellikten son derece uzak bir şekilde hareket ediyor ve kendilerini geliştirmeyi düşünmüyorlar. Profesyonellikten oldukça uzak bir şekilde oluşturulan sanal piyasada iş yapmaya çalışanlar nedeniyle kaliteli ve orijinal işlerin ortaya çıkması zorlaşıyor.

İnternet ortamında kaliteyi önemseyen, kaliteli içerik üretenleri önemseyen sınırlı bir kitle var. Kaliteli içerik, hala birçok kişinin ve şirketin ilgi alanına girmiş değil. Suni yollardan popülerlik kazanma, kısa sürede bir konuma erişme ve online prestij elde etme kaygıları nedeniyle maalesef nitelikli çalışmalar ortaya çıkmıyor.

Kolaya kaçma ve sabırsızlık nedeniyle maalesef birçok internet projesi, web sitesi ve blog çöpe gitmiş durumda. İnsanlar, açtıkları yayınların kendilerine hemen para kazandırmasını ve bir noktaya getirmesini istiyor. Bunu istemede haklılar çünkü diğer birçok kişinin internetten para kazanmak ile ilgili araştırmadan, yalan yanlış bilgilerle yazdığı yazılar insanları tahrik ediyor.

İçerik üretmek temel hedefiniz olsun

İçerik üretimi çoğu kişi için sancılı bir süreç. Yazmak ve araştırmak ile uzaktan yakından alakası olmayanlar da internetin büyülü dünyasına kapılıp zengin olmanın hayallerini kuruyor. Yazmayı sevmeyen kişilerin web sitesi işiyle uğraşmaları ve bundan kazanç elde etmeyi düşünmeleri bana hep saçma geldi.

Başkalarına para karşılığında yazdırılan yazıların kalitesi ortada. Daha bir cümleyi bile doğru yazamayan kişilere para karşılığı yazı yazdıranların da profesyonellikten haberi yok. Türkçe'yi doğru ve etkili bir şekilde kullanan kişilerin sayısı oldukça az.

Bunların yazdığı yazılar ne kişilere ne de sitelere bir katkı sağlar. Bu tür yazılar internetteki bilgi kirliliğin daha da artmasına katkı sağlamaktan başka bir işe yaramaz. Ücret karşılığı yazı yazanlar kullanıcı odaklı bir üretim yapmıyor. Anlayacağınız amatör, amatörün dilinden anlıyor.


İnternet ortamında iyi bir konumda yer almayı düşünüyorsanız içerik üretimini odak noktanıza koyun. İçeriklerinizi kendiniz üretin. Başkalarına bel bağlamayın. Kendiniz üretmeyecekseniz bu işe girişmeyin.

Profesyonelliği önemseyin

İnternet ortamında profesyonelce hareket eden kişilerin sayısı fazla değil. Bu yüzden kazançlar düşük. Üretilen içeriklerin, sitelerin durumu belli. Birilerinin zamanında oluşturduğu sanal piyasada herkes kaderine boyun eğmiş. Kaliteli işler yaparak çıtayı daha da yükseltmeye çalışan yok. Alan da razı veren de...

Online ortamda iş yapmak ile gerçek hayatta iş yapmak farklı. İnternette iş yapmayı mahalle esnafından alışveriş yapmak sanıyorlar. Nasıl hitap edileceğini, nasıl iletişime geçileceğini bilmiyorlar. Bir kalite bilinci yok.

Kalite konusunda tek belirleyici birtakım rakamsal veriler ve düşük fiyat. Harcanan emek, yaptığınız işin ciddiyeti önemsenmez. 20 TL dersiniz çok denir 10 lira dersiniz indirim isterler. "Bütçem bu kadar, siten o kadar etmez, fiyatın pahalı" gibi laf oyunları ile iş yapmaya çalışırlar. Bu piyasa böyle.  Para kazanacağım diyorsanız sağlıklı düşünmenizi tavsiye ediyorum. Dışarıdan görüldüğü gibi değil. Acımasız ve değersizleştirici bir yapı var.

Profesyonelce hareket ederseniz, belli bir duruşunuz varsa sizin gibi kişilerle karşılaşma ihtimaliniz de artacaktır. Sabredin, sürekli çalışın ve kaliteden ödün vermeyin.

Kendinizi otorite olarak görmeyin

İnternette bazı konularda iddialı söylemlere sahip siteler, blog yazarları var. Bu tür kişiler her şeyi en iyi kendilerinin bildiğini sanıyor. Geçen günler tesadüfen benden aylar önce blog yazarlığı hakkında bilgi alan bir kişinin açtığı bloga denk geldim. Yazıları ile, hitap tarzıyla kendi kendini blog gurusu yapmış. Birkaç yazısına göz gezdirdim. Bir anda uzman olmuş. Bloglar hakkında yazılan klasik şeyler ile kendi kendine gelin güvey olmuş. Ne garip...

Siz de böyle olmayı sakın aklınızdan geçirmeyin. Bırakın okuyucularınız, takipçileriniz buna karar versin. Sizin de takipçilerinizden öğreneceğiniz şeyler elbette vardır. Yaptıklarını sürekli öven ve kendini otorite yapanlar, aynı zamanda sonlarını da hazırlayanlardır. Dış sesleri dinleyin.

Farklı olmayı önemseyin

Son yıllarda içerik bakımından neredeyse birbirinin aynısı olan çok sayıda blog ve web sitesi var. Neden farklı içerikler üzerine düşülmüyor? Örneğin sosyal medya, teknoloji, seo vb. konularda yayın yapan ve neredeyse aynı içeriğe sahip bir sürü site var. Okuyucular farklı bakış açılarıyla yazılmış yazılara ilgi gösteriyor. Standart kalıpların dışına çıkılmalı. Var olan yazıyı takla attırarak yeniymiş gibi sunmak hem okuyucu kandırmaktır hem de günü kurtarmak. Bu piyasada kalıcı bir yer edinmek istiyorsanız özgün ve farklı olun.

NOT:

Tüm bunlar için düzenli çalışın, sabredin, araştırın, gözlemleyin. Başarı sizi durduk yere bulmaz.

Bu uzun soluklu süreçte sakın acele etmeyin.

Unutmayın, "Acele ile menzil alınmaz" (Telâşlanıp ivmekle, sabırsız davranmakla daha çabuk sonuç alacağımız,başarı kazanacağımızı düşünmemeliyiz. Bilinmelidir ki her işin bir süresi vardır.)










12 Aralık 2013 Perşembe

Makale yazarlığı yapanları bekleyen sorunlar

Makale yazarak para kazanmak, son yıllarda internetten para kazanma yöntemlerine yönelen birçok kişinin ilgisini çeken konuların başında geliyor.

Geçtiğimiz günlerde internetten konu ile ilgili yazılanlar konusunda bir araştırma yapıyordum. Bir kariyer sitesindeki makale yazarı aranıyor ilanı dikkatimi çekti.

Bir firma, bünyesinde istihdam etmek üzere makale yazarları arıyordu. İlanın detayını okuyucunda oldukça şaşırdım ve bunu bir blog yazısı  içinde okuyucularıma sunmalıyım diye düşündüm. Yazımın sonunda paylaşacağım.

Makale yazarak para kazananları, para kazanmayı bekleyen sorunlar

Bu piyasada makale yazarak gelir elde eden çok sayıda kişi var. Bu kişilerin birçoğu son derece düşük ücretler ile bu işi yapıyor. Bunların arasında tam zamanlı olarak çalışanlar da var ek iş olarak yapanlar da... Her gün binlerce kelime makale yazan insanlar biliyorum.

Makale yazarak para kazanmak isteyen ve bu işi tam zamanlı yapmayı düşünenler çok iyi düşünmeli. Türkiye şartlarında sadece makale yazarak geçineceğim diyorsanız bu işten aylık en az 2000-3000 TL kazanmanız lazım. Bunun için de günde onlarca makaleyi bıkmadan, düzenli bir şekilde yazmanız şart.

Ödenen ücretlere baktığımda ise bu rakamı kazanan çok sayıda kişinin olduğunu düşünmüyorum. Günde 1 liradan 100 adet 100 kelimelik makale ya da yazabilirseniz ancak 3000 TL kazanabilirsiniz.

İnternette bu işin hep kolay ve bol para kazandıran bir uğraş olduğundan bahsedilir. Bu tamamen yalandır. Anlatılan herşey birbirinin kopyasıdır. Kimse size bu işin zor ve asıl önemli taraflarından bahsetmez.

Makale yazarak para kazanmak ile ilgili o büyüleyici yazıları okuduğunuz sitelerin sahiplerinin birçoğu telaffuz ettikleri rakamların yarısını bile kazanamayan fakat kendi fantastik düşüncelerini başlkalarına aşılamaktan zevk alan kişilerdir.

Peki, sürekli bilgisayar başında makale yazarak neleri kaybettiğinizi, ne gibi sorunlar ile karşılacağınızı hiç düşündünüz mü?

-Sosyal aktivitelere vakit ayıramayacaksınız.

-Dış dünyada olup bitenden düzenli olarak haberdar olamayacaksınız.

-Gündemi hep eksik ve geriden takip edeceksiniz.

-Kendinize zaman ayıramadığınız, günlük yapmanız gereken şeyleri ertelediğiniz zamanlar olacak.

-Arkadaşlarınız ile ya da yakın çevrenizdekilerle görüşemeyeceksiniz.

-Uyku ve yeme-içme düzeniniz bozulacak. Öğünleri atlayacaksınız. Düzensiz besleneceksiniz.

-Sürekli bilgisayar başında oturduğunuz için göz sağlığı sorunları yaşayacak, bel, boyun, bacak, eklem ve sırt ağrıları çekeceksiniz.

-Zamanında yetiştirmeniz gereken makaleler olduğu için süre daraldıkça daha çok stresli olacaksınız ve bu stres kronik hale gelecek.

- Birçok konuda makale yazdığınız için kafanız çok karışık olacak ve konsantrasyon sorunu yaşayacaksınız.

-Makale siparişlerinizi teslim ettiğiniz halde ödemenizi yapmayan, zamanında yapmayan ya da eksik yapanlar olacak. Bu da canınızı çok sıkacak.

-Aldığınız ücret ilk başlarda tatmin edici olsa da sonraları 100 kelimesi 1 TL olan yazılar ile uğraşmak istemeyeceksiniz. Daha fazla fiyat verenleri araştıracaksınız.

-Gün geçtikçe daha çok hareketsizleşeceksiniz.

Bu maddeler, ilk aklıma gelenler. Daha farklı şeylerle de karşılaşabilirsiniz.

İşte tam zamanı makale yazarı arayan bir firmanın kariyer sitelerinden birine bıraktığı iş ilanı

Firmamız bünyesinde çalışacak makale yazarları arıyoruz.

Çalışma saatleri : Haftaiçi 8:30 - 18:30

Verilen konu veya ürünler hakkında eksiksiz ve hatasız bilgi edinerek istenilen sürede, adette ve kelime sayısında özgün makaleler yazdırılacaktır. Günlük minimum 6.000 kelime özgün içerik yazılacaktır.

Ücret : 820 TL + SGK + Yemek (Yol ücreti verilmemektedir)

Aranan Nitelikler :

-Türkçe yazım kurallarına hâkim,
   
-Klavyesi hızlı,
  
-Etkili fikir üretmek için gerekli araştırma ve düzenleme alışkanlığı olan,

-Metinsel içerik, dil kullanımı, akışın kurgulanması gibi süreçleri yönetebilecek,

-Tüm takım arkadaşlarıyla süreçleri takip edecek,

-Yaratıcı fikirler üretebilen,


Yorumu size bırakıyorum...




8 Aralık 2013 Pazar

Blog yazmak kariyerinizi parlatabilir

Önceleri kullanıcıların yalnızca online ortamda günlük tutmak amacıyla kullanılan ve kişilerin yaşadığı olayları paylaştığı bloglar, artık birçok farklı amaç için kullanılabiliyor.

Bloglar, günümüzde yalnızca günlük tutmak ya da deneyim paylaşmak için kullanılan mecralar olmaktan çıkalı yıllar oldu.

Bloglar, şirketlerin  müşterileriyle, tüketicilerin markalarla, yöneticilerin çalışanlarıyla, yazarların okuyucularıyla iletişim şeklini değiştirdiği gibi etkili bir kariyer aracı olarak da öne çıkmaya başladı. Son zamanlarda artık blog'ar özgeçmişlerde bile kendine yer edindi.

Kurduğu blog sayesinde ekibiyle haberleşen şirket yöneticilerine, yazdığı blog sayesinde iş bulanlara, ciddi anlamda para kazananlara da rastlıyoruz.

Blog açmak, düşünceleriniz, hayata bakışınız hakkında ipucu veren etkili mecralar. İlgi alanlarınız, neleri takip ettiğiniz,yetenekleriniz bloglar sayesinde net bir şekilde ortaya çıkabiliyor.

İş başvurusu için hazırlanan CV'de blog yazarlığından ve blogdan bahsetmek, hem ilgi çekici hem de iş görüşmelerinde avantaj sağlayarak kişilerin bir adım önde olmasına katkıda bulunabiliyor.

Açmayı düşündüğünüz bir blog ya da mevcut blogunuz size işe alınma sürecinde artılar sağlayacağı gibi kariyerinizin farklı bir doğrultuda ilerlemesinin de önünü açabilir.

Fark yaratın

Doğru bir şekilde yapıldığında, bir blog yaratmak sizi kalabalığın içerisinden çekip alır. Örneğin mevcut işinizden memnun değilsiniz ve kafanızda uzun zamandır yer etmiş, bilgi sahibi olduğunuza inandığınız bir alanda iş bulmaya çalışıyorsunuz. Blogunuzu bu alandaki uzmanlığınızı ve bilginizi ortaya koyacak şekilde hazırlamanızda yarar var. Şirketler artık işe alım sürecinde somut kanıtları ciddi anlamda önemsemeye başladı. Blogunuz sayesinde başarılarınızın somut kanıtlarını karşı tarafa ayrıntılı bir şekilde sunabilirsiniz.

Kendinizi kaliteli blog yazarlığına adayın

Blog yazmayı anlık bir heves olarak görmeyin. Blog yazmak, kişileri birçok yönden geliştiren bir uğraş. En önemlisi sağlam bir network kurabilmenize olanak tanımasıdır. Blogunuza yapacağınız yatırımlarınız sayesinde bir sosyal ağa sahip olabilir hatta maddi gelir bile kazanabilirsiniz. Zaman gelir belki bir iş aramaya ihtiyacınız bile olmayabilir.

Bu durum çok sık gerçekleşmediği için iş arama sürecini boşlamamak lazım. Şirketler, potansiyel adaylarının kendilerini bir şeye adamış olmalarını, düzenli olarak bir şeyler ile uğraşmalarını takdir eder. Profesyonel amaçlarınız olması birçok şirketin hoşuna gider. Ayrıca blogunuzun katkılarıyla ağınızdaki kişiler ile güçlü bir iletişim kurabiliyor olmanız da önemli bir noktadır. Blogunuzla bu aranan özelliklerin hepsine sahip olduğunuzu gösterebilirsiniz.

Tüm bunlar için blogunuzu oluşturduktan sonra düzenli olarak onu yenileyin ve alanınızdaki diğer blog sahibi kişileri de görmezden gelmeyin. Benzer blogları ve ilgileri olan kişilerle iletişim içerisinde olarak bir ağ oluşturmaya çalışın.

Doğru konu seçin


Bir blog oluştururken her şeyle ilgili bir şeyler yazabileceğinizi düşünmeyin. Eğer bir iş bulmak ve kariyerinize katkı sağlaması amacıyla blog oluşturuyorsanız, blogunuz tercih ettiğiniz alana yönelik içerikler barındırmalı.  Bunun yanı sıra çalışmak istediğiniz sektörle ilgili yazılar da yazabilirsiniz. Yyaptığınız işe karşı ne kadar tutkulu olduğunuzu blog yazılarınızda gösterin.

Sağlıklı iletişim kurun

Blog yazarlığı sürecinde sizi takip eden, yazılarınıza yorum yapan kişiler ile sağlıklı bir iletişim kurmaya özen gösterin. Okur yorumlarını, önerilerini ve isteklerini dikkate alın. Blog takipçileri ile kurulacak iletişim, blogunuzun daha iyi bir noktaya gelmesi açısından önemlidir. Etkileşimli ve iletişimin yüksek olduğu bir blog, şirketlerin de ilgisini çekecektir. İletişim yönünüzün kuvvetli olduğunun farkına varan şirketler size bünyelerine dahil etmek için girişimde bulunabilir.

Polemik konusu olabilecek içeriklerden kaçının

Blogunuz sayesinde kariyerinizde yeni bir sayfa açmak, ve nitelikli bir işe alınmak istiyorsunuz, öyle değil mi? Bu yüzden birilerini kızdıracak, rahatsız edecek ve onların tepkisini çekecek konular hakkında yazmaktan uzak durun. Daima profesyonelce hareket edin. Blogunuzu takip eden kişiler, gün gelir beraber çalışabileceğiniz kişiler olur.  Profesyonel ve donanımlı olduğunuzu gösterirken, başkalarıyla iyi geçinebilmeye de dikkat edin.

Blog dünyasında kaybolmayın

Son yıllarda sayısı milyonları aşan blog dünyasında kaybolmamak ve okunabilir bir içerik hazırlamaya özen göstermeniz, blogunuzun kariyerinize katkı sağlamasını kolaylaştıracaktır. Blog yazılarında daldan dala atlayarak konu kirliliği yapmamaya dikkat etmelisiniz. Blog yazmak aklınıza her geleni yazmak değildir. Hedef kitlenizi net bir şekilde belirlemeli ve onlara uygun bir dille özgün yazılar yazmalısınız.

Mümkün olduğunca konununuz hakkında güncel bilgiler verin ve emin olmadığınız konular hakkında kesinlikle yazı yazmayın. Blogunuzun doğru hedef kitle tarafından kolay bir şekilde bulunabilmesi için anahtar kelimelere mutlaka dikkat edin. Arama motorlarında kolay bir şekilde bulunabilen ve ilgili alanda üst sıralarda çıkan bir bloga sahip olmanız birçok şirketin dikkatini çekecektir.

4 Aralık 2013 Çarşamba

Bloglar neden okuyucu kaybeder?

Blog yazarlığı yapan birçok kişinin en büyük hedeflerinden biri, yeni blog okuru kazanmaktır. Yeni blog okuru kazanmak, blog trafiğini artırdığı gibi blogun daha fazla popüler olmasını sağlayan önemli bir husus olarak öne çıksa da mevcut blog takipçilerini kaybedecek, küstürecek davranışlardan da kaçınmak gerekir.

Peki, bir blog okuru neden kaybedilir? Hiç düşündünüz mü?

Blog yazılarının kalitesizleşmesi

Blog yazarlığında istikrarlı bir şekilde fayda sağlayıcı içerikler üretmek önemlidir. Üretilen içerikler okuyuculara yarar sağlıyorsa okunur, yorumlanır ve paylaşılır. Bazı blog yazarları, daha fazla okuyucu edinmek ve blog trafiğini artırmak için birçok yönteme başvuruyor.

Bu süreçte blog yazısı yazma isteğinin azaldığı, seyrekleştiği ve özensizleştiğini gözlemlemek mümkün oluyor. Blog yazarları, blog yazısı yazarken kaliteden asla ödün vermemeli. Niteliksiz yazılar, okuyucuları blogdan soğutuğu gibi mevcut blog takipçilerinin de azalmasına neden olacaktır.

Reklam içeren içerikler

Bloglar, para kazanma mecrası olarak en çok öne çıkan site grupları arasında ilk sırada yer alıyor. Evet, her blog yazarı blogundan az ya da çok para kazanmak ister. Bazı blog yazarları bu noktada aşırı hırslı olabiliyor ve para kazanayım diye blogunu reklam çöplüğüne çevirebiliyor.

Reklam denildiği zaman sadece banner reklamlar anlaşılmamalı. Tanıtım yazıları da reklam içeren, sağlıksız bir şekilde kurgulanmış içeriklere sahip olabiliyor. Bilinçli bir blog okuru artık reklam kokan ya da direkt reklam içeren içerikler ile kaliteli içerikleri ayırt edebiliyor. Bloglarda reklam dengesini kurmak çok önemli. Ziyaretçim arttı artık reklam alırım para kazanırım diyen blog yazarları mevcut okurlarını da kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalabilir.

Okurların isteklerinin değişmesi

Blogları takip eden okurların ilk zamanlar temel bilgi içeren blog yazılarına özen göstermesi gayet doğaldır. Okurlar, takip ettikleri konu hakkında yazılanlar sayesinde zaman içinde daha çok bilgilendikçe standart yazılara pek itibar etmeyeceklerdir. Bu noktada okurları için daha doyurucu ve kapsamlı yazılar hazırlamayan blog yazarları, okur kaybı yaşayabilir.

Sık tema değişikliği

Blog takipçileri düzenli olarak takip ettikleri blogların temasına alıştığı için ani tema değişikliklerini hazmedemeyebilir. Bazı blog yazarları, çok sık tema değişikliğine gidiyor ve sonrasında yaşadığı okur kaybından şikayetçi oluyor. Sık sık tema değişikliği yapmak, hem okurların hem de arama motorlarının hoşlanmadığı bir durum. Blog yazarları çok zorunlu olmadıkça tema dğeişikliğinden kesinlikle uzak durmalı. İçeriğe yatırım yapmadıktan sonra dünyanın en iyi blog temasına sahip olunsa da okur kaybı yaşanacaktır.

Okuyucular ile iletişim kurulmaması

Bloglar, etkileşimin ve iletişimin en üst düzeyde olduğu mecralardır. Okuyucuları ile etkileşim ve iletişim kurmayan blog yazarları, blog okuru kaybetmeye mahkumdur. Okur blog yazısının konusu ile ilgili birtakım sorular sorabilir, fikir almak isteyebilir. Bu yüzden blog yazarlarının düzenli olarak maillerini, sosyal medya hesaplarını kontrol etmesi, yorumları kontrol etmesi önemli bir nokta.  Etkileşimli bir blog, okuyucular açısından da değerlidir.




Online itibar yönetiminde en çok karşılaşılan sorunlar

Online itibar yönetimi, markaların, kişilerin, kurum ve kuruluşların internet üzerinde kişilerde bıraktığı algının, izlenimin yönetilmesi olarak tanımlanıyor.

Online itibar marka, kişi ya da kuruluşlar hakkındaki haberlerden, yorumlardan, tüketici görüşlerinden oluşuyor. Dijital itibar yönetimi olarak da adlandırılan online itibar yönetiminde olumsuz algıları, yorumları olumluya çevirmek ve güven inşa etmek son derece büyük önem taşıyor.

Online itibarı zedelenen bir markanın güven endeksi etkilenmiştir. İtibarını etkili bir şekilde yöneterek olumluya çeviremezse iflasa kadar gidebilir. Eğer söz konusu ünlü bir şahıs ise popülerliğini kaybedebilir ve gözden düşebilir. Bunun örnekleri oldukça fazla.

Yıllar önce yapılan hataların, birtakım açıklamaların fotoğrafların, videoların internet ortamında kalıcı bir şekilde varlığını sürdürdüğünü hepimiz biliyoruz. Bu yüzden online mecralardaki davranışlara dikkat etmek, ileriki süreçte problem yaşamamak adına önemli bir husus.

Online itibar yönetiminin bu kadar önemli olduğu günümüzde dijital itibar yönetimi anlamında en çok karşılaşılan sorunlar neler?

İtibar yönetiminde karşılaşılan sorunlar

*Taraflı haberlerin yapılması

*Yalan haberlerin yapılması


*İş değişiklikleri

*İsim değişikliği

*İsim benzerliği ve karıştırma

*Olumsuz yorumların yer alması

*Yanlış bilgi vermek

*Sahte profillerin fazla olması

*Marka ihlali

*Nefret söylemleri

*Yasal belgeler

*Asılsız belgeler

*Şikayet sitelerinde yer alan şikayetler

*Rakiplerin saldırıları

*Rakip siteler

*Blog yazıları

*Kişisel ve kurumsal skandallar

*Sanayi dünyasındaki algılar

*Negatif itibar kampanyaları

*Uygunsuz görüntüler ve fotoğraflar

2 Aralık 2013 Pazartesi

Yazarak para kazanmak, geleceği olan bir internet mesleği

Yazı yazarak para kazanmak, son yıllarda internetten para kazanma yolları arasında en çok öne çıkan tekniklerden biri.

Evde internet üzerinden çalışarak para kazanma isteği ve ek gelir elde etme arayışı, yazı yazarak para kazanmayı birçok insanın başvurduğu popüler bir çalışma yöntemi haline getirdi.

Kalemine güvenen birçok kişi, internetten yazı yazarak para kazanma yolunu tercih etmeye başladı. Zaman içinde yazma kabiliyeti olmayanların da dahil olduğu geniş bir piyasa oluştu.

Oluşan piyasada yazı işi veren kişilerin çoğu cuzi ücretler ödediği için kaliteli ve fayda sağlayıcı içeriklerin üretilmesi gittikçe zorlaştı.

Peki, neydi yazı yazarak para kazanmayı bu kadar ilgi çekici kılan?

İnternetin sürekli yeni ve orijinal içeriklere ihtiyaç duyan bir yapıda olması, yeni sektörlerin, girişimlerin ortaya çıkması, özgün içerik ihtiyacını bir zorunluluk haline getirdi.

İnternetteki bilgi kirliliğinin hızla artması, temiz ve tamamen özgün içeriklere olan gereksinimi daha da artırdı. İnternetteki kopya içeriklerden bıkan ve daha doyurucu, fayda sağlayıcı içerikleri arzu eden kişiler, yazarak para kazanma sürecinde önemli bir rol oynadı.

Özgün içeriğin yeterince önemsenmediği dönemlerde kopyala-yapıştır yapan siteler zaman için önemli noktalara ulaşmıştı. Zaman içinde internet kullanıcılarının gerçek anlamda arzuladığı bilgileri, içerikleri sunmayı önemseyen arama motorları orijinal içerikleri öne çıkarmaya başladı.

Gelişmeler kopyala-yapıştır ile günü kurtaran kesimin pek hoşuna gitmedi. Bu kesim Google ile iyi geçinmek için Google'ın  taleplerine uygun olsun diye çok komik rakamlara niteliksiz kişilere "sözde özgün yazılar" yazdırmaya başladı.

Bu durum günümüz makale piyasasının oluşmasının en temel nedeni idi. Geçen süreçte 100 kelime ve katları 1 TL ve katları bu piyasanın bir standardı oldu. Bu piyasada iş yapanların çoğu için temel unsur "para" oldu.

Bir taraf para kazanmak için bu işe girişti, diğer taraf ise az para verecek çok iş yaptırmayı önemsedi. Sonuçta ortaya son derece kalitesiz, amaçsız, neye hizmet ettiği belli olmayan yazılar çıktı.

Halbuki bu piyasada bilgi birikimlerini yazı yazma yetkinliği ile birleştirerek bu işi hakkıyla yapanlar önemsenseydi ne düşük ücretler olurdu ne de kalitesiz yazılar...


Yazarak para kazanmak, geleceği olan internet işlerinden biri

Özgün yazının yazı yazarak para kazanma sürecindeki önemi, arama motorlarının siteleri sıralarken güncellik ve özgünlüğü en önemli kriter olarak değerlendirmesinden kaynaklanıyor. Yazı yazarak para kazanma işinin sürekliliğinin olmasının en büyük nedeni olarak internetin özgün ve fayda sağlayıcı içeriklere olan ihtiyacının her geçen gün daha fazla artması.

Arama motorlarının kaliteli, özgün ve fayda sağlayıcı içerikler barındıran sitelere yönelik yaptığı bu değerlendirme yöntemi,  birçok site ve ürün sahibinin kendini güncel tutması için özgün yazı hizmeti sunan kişilere ücret karşılığı yazılar yazdırmasını kaçınılmaz kılıyor.

Rekabetin her geçen gün daha fazla arttığı sanal dünyada kaliteli bir şekilde yazılmış yazılara ihtiyaç bitmeyecek.

Yazarak para kazanmayı düşünenler ve yazı yazdırarak sitelerini güncel tutmayı önemseyen kişiler "kalite" odaklı iş yapmayı önemsemeli...