30 Ocak 2014 Perşembe

Kurumsal bloglar neden başarısız olur?

Kurumsal blog, son yıllarda birçok marka tarafından önemsenen bir yayın türü olsa da hala kurumsal blogun önemini kavrayamamış çok sayıda şirket bulunuyor. İlk başlarda bir kurumsal blog oluşturan ve birkaç içerik girdikten sonra hiçbir güncellemeye yapmayan markaların sayısı oldukça fazla.

Markalarda da blog yazarları gibi bir noktadan sonra bloglarını boşluyor. İlk başlarda düzenli olarak girilen birkaç içerikten sonra uzunca bir süre herhangi bir içerik beslemesi yapılmıyor. Bu durum da kurumsal blogların zaman içinde kişisel bloglar gibi çöp olmasına yol açıyor.

Peki, kurumsal bloglar neden başarısız oluyor?

Kurumsal blog hazırlamak, sanıldığı kadar kolay bir iş değildir. Faaliyet gösterilen sektörde rakiplerden bir adım öne çıkmak için düzenli ve fayda sağlayıcı üretmeye ciddi anlamda ihtiyaç var. Bunu belli periyotlarda yapabilecek çok fazla kişi olmadığı için kurumsal blogların çoğu içerik bakımından eksik kalıyor.

Bir marka kurumsal blog hazırlayarak, müşterilerine ya da potansiyel müşterilerine bir nevi söz vermiş oluyor. Kurumsal blogu ziyaret eden okuyucular taze ve ihtiyaçları olacak içerikleri görmek istiyor. Eski içerikler ile defalarca karşılaşınca artık o kurumsal bloga uğramak bile istemiyor. Güncel olmamak, kurumsal blogun etkili olmamasının en büyük nedeni.

Şirketler okuyuculara “orada olduklarını” göstermek için kullanışlı ve özgün bir içerik sağlayıcısı olmayı kesintisiz olarak sürdürmeli. Bunu yapan şirketlerin kurumsal blogları okuyucular tarafından takibe alınır ve okuyucular blogunun içeriklerini birbirleri ile paylaşmaya başlar. Kurumsal blog, bir markanın online itibarı açısından kilit noktada yer alıyor.

Günümüzde bir anlık hevesle kurumsal blog oluşturmuş çok sayıda şirket olsa da düzenli içerik üretecek, nitelikli yazı yazacak çalışanları pek yok. Başarılı bir kurumsal blogculuk için bir şirketin her zaman kurumsal blogu içerikleri yazacak çalışanları olmalı.

Kurumsal bloglardaki içerik planlaması en çok dikkat edilmesi gereken noktalardan biri. Sadece şirket içi gelişmelerin, etkinliklerin yer aldığı bir mecra olarak görüldüğü sürece başarılı olamayacak. Maalesef bu doğrultuda olan kurumsal bloglar var. Bu tür bloglara müşterilerin ve potansiyel müşterilerin ilgisinin olmadığını söylemek yanlış olmayacak.

Kurumsal blog içeriklerinin reklamdan ve aşırı ciddiyetten uzak olması başarılı olmak için büyük önem taşıyor. Okuyucu resmi, reklam ifadeleri içeren blog yazılarını dikkate almıyor. Kurumsal blogu şirkette olup biten her şey hakkında yazılar yazılan bir mecra olduğunu sananlar var. Bu anlayıştan vazgeçilmeli.

Bir şirket kurumsal blog hazırladığı halde içerik konusunda sıkıntı yaşıyorsa;

-Düzenli blog yazan, işi kurumsal anlamda blog yazısı üretmek olan kişilerden profesyonel anlamda destek almalı,

-İçerik ajansları ile dönemsel ya da uzun süreli çalışmalı,

-Şirket bünyesinde blog yazarlığı yapan kişileri tespit etmeli ve yazarlık teklifi götürmeli,

-Faaliyet gösterilen sektör ile aynı ya da benzer konularda blog yazısı yazan kişilerden destek almalı,

-Blog yazarlığı konusunda belli bir donanımı olan, bir takipçisi kitlesine sahip blog yazarlarından yardım almalı.


22 Ocak 2014 Çarşamba

Ukash Pin Sistemleri

Ukash kart sistemi dünyada ve Türkiye’de son zamanlarda sıklıkla kullanılan ön ödemeli bir online ödeme sistemleri arasında yerini almış durumdadır. Özellikle ülkemizde henüz yasal izin alınamamış olmasına rağmen kullanım oranı son derece fazla olmaktadır.

Ukash ülkemizde genellikle online oyunlar için kullanılan bir sistem olmaktadır. Ukash kartları ile isteyen herkes oynadıkları online oyunlara kolayca para yükleyebilmektedir. Ukash kart sisteminde kartları bozdurup nakde çevirmek de mümkün olmaktadır. Ukash bozdurma forum siteleri üzerinden sıklıkla yapılan işlerden birisi olmaktadır. Ancak bunların çok azı güvenilir olmaktadır. Güvenilir adres arayanlar için sitemiz tüm önlemleri alarak yardımcı olmaktadır. 

Ukash bozdurma forum sitelerinin aksine sitemiz üzerinden canlı destek ekibiyle verilmektedir. Alınan ukash kartlarınızın doğrulaması yapıldıktan kısa bir süre içerisinde paranız hesabınıza yatırılmaktadır. Ukash kartlarını sitemiz üzerinden hem en iyi kur üzerinden hem de güvenle kolayca bozdurabilirsiniz. Bunun yanı sıra ister kredi kartı isterseniz de havale yöntemiyle sitemiz üzerinden kolayca ukash kart satın alabilirsiniz.

Ukash kart satışı için kredi kartı kullanmak isteyenler güvenli ödeme sistemi ile ödeme yapma imkanı sunulmaktadır. Bu ödeme sistemi ile kredi kartı bilgileriniz tamamen güvende olmaktadır. Ayrıca havale ile ödeme yapmak isteyenler için de canlı destek ekibimiz en iyi şekilde yardımcı olmaktadır. Bu anlamda güvenilir adres arayanlar için sistemimiz bunlardan bir tanesi olarak hizmet vermektedir. Bu ukash bozdurma konusunda da geçerli olmaktadır.

Ukash bozdurma forum siteleri üzerinden değil en iyi kur avantajıyla sitemiz üzerinden yapılmaktadır. Sizler de bu avantajlardan faydalanmak istiyorsanız haftanın 7 günü 24 saati aralıksız hizmet veren sitemizden yardım alabilirsiniz. Ukash konusunda ihtiyacınız olan ne varsa sitemiz sizlere her şeyi eksiksiz bir şekilde sunmak için çalışmaktadır.

21 Ocak 2014 Salı

Blogger sitelere com.tr uzantısı geldi

Bugün blogumu kontrol ettiğimde blogspot.com olan uzantısının blogspot.com.tr olduğunu fark ettim. Google, neden böyle bir uygulamaya geçti bilemiyorum.

Şu aşamada birçok blogger site sahibi de bu sorunun cevabını arıyor. Tahminlerime göre Google, ülkelerin domain uzantılarına göre blog hizmeti vermeyi planlıyor. Örneğin; Türkiye için com.tr ise Almanya için .de, Fransa için fr vb. gibi...

Bu durum birçok Blogspot uzantılı site sahibini şu aşamada memnun etmedi. Webmaster forumlarında bu konu ile ilgili şikayetler başladı. Çünkü Alexa ve PR değerleri taşıma işlemi sırasında değişti. Bu da rakamlara takılı olanlar için önemli bir problem.

Belki sırf Alexa rakamları ve PR değeri değişti diye uyuyamayan blog sahipleri bile olacak. Ancak bunda şu aşamada endişe edilecek bir durum olduğunu düşünmüyorum. Blogspot uzantılı olan ve com.tr uzantısı almış birçok blogun Alexa değerinin aynı rakamı taşıdığını gördüm.

Bu da yakın bir sürede tüm blogların değerlerinin normale döneceğinin bir işareti. Eğer sadece benim sitemde veriler farklı olsaydı belki endişe edilecek bir durum olabilirdi. Şu aşamada bir sıkıntı yok. Birkaç güne kadar düzeleceğini umuyorum.

Özel seri i-Watch saatler Modasaat.com'da

Günümüzde kol saatlerinin yeri oldukça büyüktür ve teknolojinin ilerlemesi ile birlikte saatleri öğrenebileceğimiz çok sayıda cihaz bulunmaktadır. Örneğin bilgisayarlar cep telefonları gibi ancak bunların her zaman bizim yanımızda bulunmaları zor gibi görünüyor.

Çünkü bilgisayarı rahatça taşıyamayız ve günün her vaktinde yanımızda olmaları zor cep telefonları ise şarjı bitebilir ve bizi yarı yolda bırakabilir. O yüzden bu aletlerden yararlanmakçoğu zaman zor olabiliyor. Kol saatleri bunların hiç birine ihtiyaç duymaksızın bizlere günün her saatinde saati öğrenmemizde yardımcı olurlar ve bu yardımı alabileceğimiz kalitesi ile görünümünün güzelliği ile bizlerle beraber olabilecek Iwatch saatleri kolumuza her baktığımızda içimizi açan bir güzelliğe sahiptir.

Bu mükemmel marka her cinsten ve her zevkten farklı cinslere hitap etmektedir. Erkek müşterilerini de düşünen onlar için mükemmel ve şık saatler tasarlayan ve erkek müşterilerinin beğenisine sunan Iwatch erkek saatleri önce müşteri memnuniyeti diyor ve müşterilerinin beğenisine sunduğu modelleri ile dikkat çekiyorlar. Erkeklerin şıklığına şıklık katacak olan birbirinden güzel ve hoş saatler ile her zevke her bütçeye cevap vermekteler. Kıyafetinizi tamamlama konusunda oldukça başarılı olan bu saatler sayesinde yaşamınızın gününüzün her anını keyifli kaliteli yaşamanızı sağlayacak ve hayatınızda olan her önemli anı sizlere bir bakışla hatırlatacak her dakika yanınızda yakınınızda kolunuzda olacak çok klas çok şık saatlerle sizlerle beraber olacaklardır.

Tüm bayanların kıyafetlerine kolayca uyum sağlayabilecek çok sayıda seçeneği içerisinde bulunduran bu benzersiz marka ile değerli bayan müşterilerinin yanında yakınında kollarında yerlerini alacaklardır. Iwatch bayan saati bayanlar için birbirinden şık ve mükemmel modeller hazırlamıştır. Eğer sizlerde eşinize veya sevgilinize hoş bir saat hediye etmek istiyorsanız, bu mükemmel markayı düşünün. Kullananlar memnun, sizlerde memnun kalacaksınız ve sürekli kullananlardan olacaksınız.


15 Ocak 2014 Çarşamba

Blog yazılarınızı 'etkili başlık' ile okutun

Blog yazan birçok kişi, bloglarının ziyaretçi sayısının az olduğundan sıkça şikayet ediyor. Şikayet etmek, sorunun çözülmesinde etkili ve yeterli bir sebep değil. Şikayet etmek yerine nedenlerini araştırma yoluna giden blog yazarlarının sayısı maalesef fazla değil.

Halbuki biraz araştırma yapılsa hem daha keyifli bir blog yazarlığı süreci oluşacak hem de blog yazıları okunan, yorum alan nitelikli trafiğe sahip bloglara sahip olunacak. Blog yazarlığı yapanlar bu noktada tembellik yapmamalı. Kolaya kaçmak, başarısızlığın en temel sebebi.

Blog yazarlığında başarı bir anda gelmiyor. Araştırmak, sabretmek, soru sormak, okumak, analiz etmek ve gözlemlemek çok önemli. Blogların görünür olması ve ziyaretçi çekmesi için uygulanacaklar diğer internet girişimlerinden çok da farklı değil. Maalesef her şeyin kolayına kaçtığımız için sonuç hep hüsran oluyor. Bir blogun gerçek anlamda tutunması için uzun bir süre gerekebiliyor.

Blog yazılarının daha fazla görünür olması ve trafik çekmesi için dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri de blog yazısı başlığıdır.

Bir blog yazısının okunmasını sağlayan en önemli unsurlardan biri de başlıktır. Başlık, bir blog yazısının vitrinidir. Başlığınız okuyucuya "Beni okumalısın" diyebilmeli. Aksi takdirde blog yazınızın içeriği ne kadar kaliteli olursa olsun okunmadıktan sonra bir işe yaramayacak. Blog yazınıza başlık koymadan önce internette bir araştırma yapın. Sizin düşündüğünüz başlığı taşıyan başka yazılar olabilir.

Bu da sizin blog yazınızın arama motoru tarafından alt sayfalarda ziyaret edilmesine yol açabilir. Özgün ve mümkün olduğunca benzersiz bir blog yazısı başlığı hızlı indekslenme ve üst sıralarda yer alma açısından önemlidir. Ayrıca başlığın blog yazınız ile uyumlu olduğundan emin olun. Alakasız başlıklar okuyucu kaybetmenizin en temel nedenlerinden biridir.

Etkili blog yazısı başlığı için öneriler

-Başlığınızı blog yazınızı yazdıktan sonra koyun. Blog yazınızı başlığa göre yazmayın.

-Başlığınızın blog yazınız ile uyumlu olmasına dikkat edin.

-Blog yazısı başlığınızın benzersiz ve özgün olmasını önemseyin.

-Blog yazısı başlığının uzun olmamasına dikkat edin.

-Başlığın blog yazısı ile alakalı anahtar kelimelerden en az birini içermesine özen gösterin.

-Başlığınızın basit ve anlaşılabilir olmasına dikkat edin.

-Başlığınızı tek kelime olarak belirlemeyin.

-Başlığınızın büyük harflerden oluşmamasına dikkat edin.

-Başlık koymadan önce aklınızdaki başlığın internette var olup olmadığını araştırın.

-Başlığınızın devrik ifadelerden oluşmamasına dikkat edin.

-Başlığınızda soru sorun, öneriler sunun.

-İmla hatası yapmayın.

-Anlam karmaşasına yol açacak kelimeler kullanmayın.

-Anlamını bilmediğiniz kelimelerden uzak durun.

-Çarpıcı başlıklar atmak için bol bol pratik yapın.

- Bir okur olarak ne tür başlıkların sizi etkilediğini tespit edin ve blog yazınızın başlığında aynı türden başlıklara yer verin.










10 Ocak 2014 Cuma

İlk blogunu açmayı düşünenlere tavsiyeler

Blog yazmaya başlamadan önce yapılması gereken en önemli şey, blog yazarlığına gerçekten hazır olup olunmadığının farkında olmaktır. Eğer bu noktada kendinizi gerçek anlamda blog yazmak için hazır hissetmiyorsanız, blog girişiminizin başarısızlıkla sonuçlanması kaçınılmaz olacaktır.

"Alt tarafı blog açacağım ve yazı yazacağım, bunun için hazır olmak da neymiş?" dediğinizi duyar gibiyim. Böyle soran birçok kişi, blogculuk konusunda yeterince araştırma yapmadığı ve aceleci davrandığı için maalesef başarılı olamadı.

Blog açmak, birçok sitede anlatıldığı gibi kolay bir işlemdir. Birkaç dakikadan fazla zamanınızı almaz. Daha önce hiç blogculuk tecrübeniz olmasa bile birkaç adımda uygun bir blog platformunu seçerek blog sahibi olabilirsiniz.

Asıl önemli olan, blog açtıktan sonraki süreçtir. Bu süreçte gerçek anlamda dikkat edilmesi gerekenleri çoğu kişi uygulamıyor. Çünkü blogların birçok farklı mecrada para kazanmanın kolay yolu olarak anlatılması insanları kolaycılığa alıştırdı. Bloglar hakkında sürekli bilinçlere kazınan bu yazıları okuyanlar da blog yazarak, blog açarak para kazanmayı kolay bir iş gibi algılamaya başladı. Bu da emekleme aşamasındaki blogculuk için ağır bir darbe oldu.

Türkiye'de maalesef blogculuk ile ilgili derin bilgilere sahip olan ve bunları bloglara ilgi duyan, blog dünyasına adım atmayı düşünenler ile paylaşan çok fazla kişi yok. Olanların da değeri gerçek anlamda bilinmiyor. Bu yüzden meydan sözde blogcuların sağdan soldan toplayarak sitelerine ekledikleri sağlıksız blog ipuçlarına, blog önerilerine kaldı. Bunun tehlikeli bir sürece doğru ilerlediğini çöp bloglardan anlayabiliyoruz.

Blog yazarlığına başladığımdan peri profesyonel blogculuk kavramının önemsenmesi ve blog yazarlığının daha nitelikli bir şekilde yapılması için mücadele vermeyi amaçladım. Blogcuların bloglarını eklentilerle, temalarla değil doyurucu ve faydalı içerikler ile zenginleştirmesi gerektiğini her seferinde vurguladım. Hala da vurguluyorum.

İlk defa blog açmayı düşünen arkadaşlara birkaç öneri

-Blog açmadan önce blog yazarlığı ile ilgili yazılan yazıları iyice okuyun ve kendi süzgeçinizden geçirin. Bu süreçte içerik bakımından güncel olmayan, size güven vermeyen sitelerdeki yazılara itibar etmeyin. (Bu tür yazılarda anlatılanların çoğu hayal ürünü ve abartılı ifadeler içeriyor. Profesyonel kişiler tarafından yazılmış metinlere rastlamak zor. (Blog yazarak zengin olmak kolay olsaydı her blogcu köşeyi dönerdi. Kelin ilacı olsa, kendi başına sürerdi öyle değil mi?)

-Kendinize neden blog açmak istediğinizi gerçek anlamda sorun ve blog açarak elde etmeyi düşündüklerinizi net bir şekilde belirleyin. (Para, kariyer, popülerlik, network kurma, yardım etmek, kamuoyu oluşturmak vb.)

-Yazı yazmak ile ilgili geçmiş tecrübelerinizi de göz önünde bulundurarak şu anki yazma beceriniz hakkında bir durum değerlendirmesi yapın. (Eskiden beri yazmaya karşı mesafeliyseniz, bu yönde bir yeteneğiniz yoksa sağdan soldan duyduğunuz büyülü cümlelere kapılarak bu işe girişmeyin.)

-Yazı yazmayı para kazanmak için mi yapacaksınız yoksa okuyuculara değer sağlamak için mi? Bu sorunun cevabını netleştirin. (Her ikisi de derseniz işiniz çok zor. Odaklanamayacağınız için blogculuk serüveniniz başarısızlıkla sonuçlanabilir.)

-Blog yazısı yazmak için nelerden vazgeçebileceğinizi düşünün. (Arkadaş görüşmekleri, sevdiğiniz diziler, izlemek istediğiniz sinema filmi ya da tiyatro gösterisi gibi.)

-Blog yazarlığı sürecinde istikrarlı olup olamayacağınızı düşünün. (İlk birkaç gün büyük hevesle içerik girip sonra ayda yılda bir girecekseniz blog yazma işine girişmeyin derim.)

-Başarılı bir blog yazarı olmak ve iyi blog yazıları yazmak için zamana ihtiyacınız olduğunu unutmayın. (İyi iş altı ayda çıkar diye bir atasözü var. Tam bu durumu özetliyor. Blogculuk konusunda başarılı olmak istiyorsanız acelecilik kavramını hayatınızdan çıkarın.)  

-Nasıl bir blog teması arzuladığınıza blog açmadan önce karar verin. Blogu açtıktan sonra sık sık tema değiştirmek hem zaman kaybı hem de blog ve okuyucu için bir kayıp. (Tema hastalığına kapılmamak için basit ve kolay kullanılabilen bir tema seçerek nitelikli içerik üretmek için kolları sıvayın yeter.) 

-Okuyucuları önemseyen blog yazarlarının daha başarılı oldukları bilinen bir gerçek. Arama motorları için bir şeyler yapmaktan vazgeçilmeli. (Okuru kazanan blog yazarlarına arama motoru da ödüllerini verir.)

-Yazma sürecinde kendinize şunlar sorun: Bu konuda ne yazılmış, ne yazılmamış, ben farklı olarak neler yazabilirim? (Yazacağınız alandaki konu açığını bulmak sizin önünüzü açan en önemli noktalardan biri. Mutlaka önemseyin.)

-Blog açmadan önce yazmak istediğiniz konu başlıklarını bir kenara not edin. (Medya İstasyonu'nu açmadan önce bu yöntemi denedim. Hala da işime yarıyor. İçerik sıkıntısı çekmiyorum. Öneririm.)

-Bir blog yazısının ilgi çekici olması ve okunabilmesi için gereken nitelikleri analiz edin ve yazacağınız her blog yazısının temelinde yer almasını sağlayın. (Bu, daha kaliteli yazılar yazmanızın önünü açabilecek bir yöntem. Her yazınızın bir öncekinden daha profesyonel olduğunu zamanla fark edeceksiniz.)

-Yine söylüyorum. Blog yazısı yazarken yanınızda mutlaka bir yazım kılavuzu bulundurun. İnternette yazım kılavuzu var demeyin. Kağıdın yeri ayrı. Yazılışı konusunda tereddüt ettiğiniz kelimeler konusunda kurtarıcınız olacaktır. Arada bir sayfalarını karıştırmak iyidir. (Benim çalışma masamın üzerinde bir yaım kılavuzu daima durur. Çok faydasını gördüm. Hakkını yiyemem.)

-Yazılarınıza yorum gelmemesi, ziyaretçi sayısının ve sosyal medya takipçilerinin az olması sizi yıldırmamalı. Çalışmaktan ve sabretmekten hiçbir zaman vazgeçmeyin. Blogunuzu ziyaret her bir kişiyi ciddi anlamda önemseyin. Okur, okuru getirir. Buna inanın. (Blogumu ilk açtığımda birkaç kişi tarafından ziyaret ediliyordum. Bu da beni hiçbir zaman karamsarlığa itmedi. Çünkü benim yazdıklarımı dikkate alan, benimle benzer düşüncelere sahip olan kişilerin dikkatini çekmeyi bir şekilde başarmıştım. Unutmayın, azı bulaman çoğu hiç bulamaz. Yetinmeyi bilmelisiniz.) 

-Açtığınız ilk blogdan hemen bir beklenti içine girmeyin. Bazı şeylerin zaman içinde çalışarak gerçekleşebileceğini aklınızdan asla çıkarmayın. Beklentileriniz hedeflediğiniz sürede gerçekleşmeyince de başka bloglar açarak şansınızı deneme girişiminde bulunmayın. (Sabırsız olduğunuz sürece, gerçek anlamda çalışmadığınız sürece onlarca blog açsanız da değişen bir şey olmayacak.)

Bu yazımda size kişisel tecrübe ve gözlemlerinden bir demet sundum. Umarım blogculuk serüveninizde işinize yarar.

Bu arada zaman zaman sorulan bir soruyu da kısaca cevaplayayım.

Beni takip eden, yazılarımı okuyanlar bazı arkadaşlar neden bloglar ile ilgili kod, eklenti ve tema gibi araçlara blogumda yer vermediğimi soruyor.

Söyleyeyim: Daha iyi blogculuk için reçete olarak herhangi bir kod, eklenti, tema gibi klasik içerikleri okuyucuya sunmuyorum. Blog dünyasında bunlar yeterince bol. Arzu eden birkaç tık ile ulaşabilir. Benim işim, eskimeyen içerik üreterek, yazarak okuyuculara fayda sağlamaya çalışmak...

Şunu unutmamak gerek: "İnsanları birbirlerinden farklı kılan şey, taşıdıkları düşüncelerin değerleridir."






9 Ocak 2014 Perşembe

Hangi konuda blog açsam tutar diye sormayın!

Blogların son zamanlarda yeniden yükselişe geçtiğini gören birçok kişi, blog açarak blog dünyasında kendine kalıcı bir yer edinmenin, popüler olmanın hayalini kurmaya başladı.

Daha önce blogculuk deneyimi olmayan kişilerin blog açmalarındaki en büyük sebeplerden birinin de blog sayesinde para kazanmak olduğunu uzun uzun anlatmaya gerek yok. Bu yüzden de en çok sordukları soru "Hangi konuda blog açsam tutar?" oluyor.

Blog yazarlığına başladığımdan beri "Hangi konuda blog açsam tutar?" sorusundan nefret etmişimdir. Bu sorunun cevabına göre hareket edenlerin açtığı her blog çöp oldu. Çünkü bu tür düşünen kişilerin birçoğu blogculuk sürecinde profesyonelce hareket etmekten uzaktı.

Peki, bunun sonucunda neler oldu?

-Yazmayı bilmeyen, sevmeyen kişiler blog açtı.

-Blog içeriklerinin çoğu ücretli yazılardan oluştu.

-Ücret karşılığı yazılan yazılar, gönülden yazılanların yerini tutmadı.

-1-2 TL karşılığında yazılan saçma sapan yazılar kaliteliymiş gibi okuyuca servis edildi.

-Okurun beklentileri gerçek anlamda önemsenmedi.

-Yazılar samimiyetten ve fayda sağlamaktan son derece uzaktı.

-Yazıların birçoğu arama motorlarının gözüne girmek için yazıldı.

-Yazılarda onlarca kelime linklendi, SEO olsun diye bold yapıldı.

-Okuyucular okudukları yazılardan bir şey anlamadı.

-Niteliksiz yazılar beklenen etkiyi vermedi.

-Suni yorumlar ile yazılara popülerlik havası katıldı.

-Arama motorlarının okur hareketlerini ve beğenilerini dikkate alarak sıralamalar yaptıkları bir türlü anlaşılmadı.

-Bloglar hakkında sağdan soldan kopyaladıkları yazılar ile kendilerini "blog gurusu" yapan kişilere inanıldı.

-Webmaster forumlarındaki her yoruma itibar edildi.

-Tema değiştirerek bir yerlere gelmek hedeflendi.

-İçeriği kuvvetli olmayan bloglara Adsense reklamları yerleştirildi, tanıtım yazıları alındı.

-Yazılarda imla kurallarına, başlıklara hiç dikkat edilmedi.

-Nitelikten çok nicelik önemsendi.

-Sadık okur kitlesi edinmek için çaba harcanmadı.

-Yapıcı yorumlar ve eleştiriler dikkate alınmadı.

-Doğal SEO yöntemleri önemsenmedi.

-Sosyal medya, link paylaşım alanı olarak algılandı.

-Etkileşim ve iletişim önemsenmedi.

-Blog yazıları istikrarsız bir şekilde yayınlandı.

-İçerik oluşturma ile ilgili sağlıklı bir takvim hazırlanmadı.

-Aceleci davranıldı.

-Profesyonelce hareket edilmedi.

-Başarılı bloglar incelenmedi, örnek alınmadı.

-Hedefler belirlenmedi.

-Blogculuk tecrübesi olanlardan yardım alınmadı.

-Tasarım her zaman içerikten daha fazla önemsendi.

-Blog dünyasındaki son gelişmelerden uzak kalındı.

-Genel blog denilen saçma bir kavramın peşinden gidildi.

-Belli konular üzerinde uzmanlaşılmadı.

-Her zaman hit getirebilecek anahtar kelimeler, konular önemsendi.








6 Ocak 2014 Pazartesi

İçerik pazarlama planı hazırlarken nelere dikkat edilmeli?

Bundan birkaç sene öncesine kadar birçoğumuzun üzerine düşmediği bir kavram olan içerik pazarlama, artık günümüzde markaların ve bireysel girişimlerin hayatta kalması ve yayılması açısından büyük önem taşıyor.

İçerik pazarlamanın bu kadar önem kazanmasının en büyük nedeni, geleneksel pazarlama tekniklerinin devrinin geçmeye başlaması oldu. İnsanlar, kendilerine direkt bir şeylerin satılmasını ya da pazarlanmasını itici bulmaya başladı.

Bu noktada devreye giren içerik pazarlama ile reklam ve pazarlama amacıyla yapılan dayatmalardan arınmış nitelikli  ve eskimeyen içerikler, internet kullanıcıların büyük ilgisi ile karşılaştı.

Müşterileri internet ortamında reklama boğmak isteyen markaların hedef kitlelerin gerçek anlamda ilgilenebileceği türden içerikler üretmeye profesyonel anlamda önem vermesi, içerik pazarlamanın birçok marka açısından yüksek getirili yeni nesil bir pazarlama tekniği olarak önem kazanması açısından bir dönüm noktası oldu.

İçerik pazarlamasının bu denli önemli olduğu günümüzde hala birçok marka bu yöntemi kullanmıyor. Kullananlar arasında da uzun soluklu bir çalışma içinde bulunanlar pek yok. Bunun nedeni de içerik pazarlama ile ilgili bir planın el altında bulunmaması. Hedefsiz bir şekilde yapılan her çalışmanın başarsızlıkla sonuçlanacağını hala anlamayan markalar, şirketler var. Maalesef büyük hevesler ile açılan kurumsal bloglar da kişisel bloglar gibi çöp olma yolunda ilerliyor.

Peki, içerik pazarlama faaliyetinde bulunacak markalar içerik pazarlama planı oluştururken nelere dikkat etmeli?

-Hedef kitleye ulaşmak ve pazarlama hedeflerini yakalamak için editoryal bir stratejinin oluşturulması (kurumsal web sitesi içeriği, kurumsal blog içerikleri, kurumsal sosyal medya hesaplarının içeriği, sunum, e-posta bilgilendirmeleri, video ve slaytlar)

-Uygun kanalların ve medyanın belirlenmesi (Facebook mu?, Twitter mı?, Google + mı?, Linkedin mi?, Pinterest mi?)

-Marka ile ilgili daha önceden üretilmiş sosyal medyadaki beğeniler, paylaşımlar, yorumlar ve haberlerin tespit edilip analiz edilmesi

-Markanın tanıtımına ve online mecralarda tanıtımına yönelik satın alınan medya içeriklerinden alınan geri dönüşler (Advertorial içerikler, sponsorluklar, banner reklamlar, sosyal medya reklamları)

-Profesyonel içerikler oluşturmak için blog yazarlarından ya da kalemi kuvvetli kişilerden oluşan bir içerik ekibi ile yola çıkmak

-Rakip markaların içerik pazarlama stratejilerini incelemek ve analiz etmek

-Mevcut durum analizi

-Hedef kitlenin online mecralardaki hareketleri,

-Hedef kitle çekebilecek en büyük kozları belirleme

-Şirket içindeki yenilikçi düşüncelere kulak vermek

-Başarsızlıkla sonuçlanmış içerik pazarlamalarındaki hatalardan ders çıkarmak

-İçerik pazarlamayı sürekliliği olan bir etkinlik olarak görmek

-Eskimeyen türdeki içerikler ile sürekli başarılı bir online imaj çizmeyi hedeflemek









4 Ocak 2014 Cumartesi

Kurumsal blog bir markaya ne katar?

Kurumsal Blog, bir markanın kendini en iyi ve doğru anlatabileceği mecraların başında geliyor. Buna rağmen hala kurumsal blog kavramını ciddi anlamda önemsemeyen birçok marka var.

Şu ana kadar incelediğim kurumsal bloglarda düzenli olarak güncellenen ve şirket haberleri haricinde fayda sağlayıcı içerikler barındıranlara pek rastlamadım. Bu konuda detaylı bir inceleme yazısını ilerleyen günlerde paylaşmayı düşünüyorum.

Maalesef hala birçok marka kurumsal blogculuk konusunda yeterince bilgi sahibi değil. Kurumsal Blog, klasik anlamda algılanan yazı yazmak ve yayınlamak olarak düşünülmemeli. Bir kurumsal blog içerisinde; faydalı ve eskimeyen türden yazılar, çeşitli etkinlikler, medya ile ilgili duyurular, sosyal sorumluluk projeleri ve benzeri daha pek çok şey son derece güzel bir şekilde kurgulanarak yayınlanabilir.

Kurumsal bloglar, diğer sosyal medya mecraları ile entegre çalışacak şekilde planlanırsa markanın daha fazla verim alabileceği unutulmamalı.

Sadece marka hakkında bilgi vermek amacı ile tasarlanmış bloglar, ziyaretçiler tarafından ilgi çekmediği gibi sıkıcı bulunuyor. Hatta, bu tür bloglara sahip markalar müşterilerinden tepki bile alabiliyor. Kurumsal bloglardaki içeriklere gelen yorumlar değerlendirilmeli ve cevap verilmeli.

Ziyaretçilerden tavsiye almak, bir alışkanlık haline getirilmeli. Müşterilerin bir markanın en reklamcısı olduğu asla unutulmamalı. Kurumsal bloga gelen ziyaretçi kendine değer verildiğini ve önemsendiği net olarak hissetmesi başarılı bir blogculuk süreci açısından önem taşıyor.

Hala kurumsal bloga sahip olmayan şirketler bir kurumsal blog sahibi olarak ne gibi avantajlar elde edebilir?

Kurumsal blog, etkili bir SEO aracıdır


Her bir blog, farklı bir içerik anlamına geliyor. Fayda sağlayıcı ve sürekli ziyaret edilebilecek türden içeriklerin yer aldığı kurumsal bloglar daima ziyaret edilme imkanına sahiptir. SEO uyumlu yazılan blog içerikleri sayesinde arama motoru sıralamasında üst sıralarda yer almak mümkün. Bu da markanın daha fazla bulunabilir olması ve daha fazla potansiyel müşteriye ulaşması anlamına geliyor.

Markaların internete üzerindeki temel çabalarının amacı da daha fazla görünür olmak değil mi zaten? Markalar internette görünür olmak adına binlerce liralık sosyal medya kampanyaları düzenliyor, profesyonel kişiler ve ajanslar ile güçlü bir online itibar elde etmek için çalışıyor. Halbuki kurumsal bloglar sayesinde daha düşük maliyetler ve birkaç nitelikli blog yazarı desteği ile iyi verim alınabileceğini unutmamak gerek.

Kurumsal blog sahibi marka sektör liderliğine oynayabilir

Markanın kurumsal blogunda  faaliyet gösterdiği sektör ile akalı önemli bilgilerin paylaşılması bu zamanda büyük önem taşıyor. Son haber ve etkinliklerin yayınlanarak bunlar hakkında düşüncelerin paylaşılması, değerli analizlerin hazırlanarak hem iş ortaklarının hem de müşteri kitlesi ile paylaşılması, markanın ne kadar güncel, bilgili ve paylaşımcı olduğu hakkında çok önemli fikirler verir ve markanın sektör içindeki konumunu daha yukarı seviyelere çıkarmada etkili olur.

Kurumsal blog güven aşılar

Özgün, zengin ve samimi paylaşımların yer aldığı kurumsal blog, markanın hedef kitlesine çok daha fazla güven aşılar. Hedef kitleyi oluşturan kişiler markaya daha çok inanır ve sadık birer müşteri haline gelirler. Bu şeffaflık aynı zamanda, markanın diğer kurum ve kuruluşlar ile daha güçlü bağlar kurmasına da yardımcı olur.

Kurumsal blog kriz yönetimde başarılı bir yardımcıdır

Kurumsal bloglar, markanın olası bir kıriz durumunda kendini en iyi şekilde konumlandırabileceği ve aynı zamanda krizi etkin bir şekilde yönetebileceği mecraların başında geliyor. Gerek daha önce yapılan paylaşımlar gerekse de krizle birlikte başlayan yeni yazılar, son derece sıkıntılı olabilecek bu dönemlerin en az kayıpla atlatılmasında önemli bir rol oynayabilir.

Kurumsal blog üzerinden diğer sosyal medya mecralarında yapılacak paylaşımlar ile tam bir entegrasyon kurulabilir ve kişilerin kurumsal bloga yönlendirilerek, eksik ve hatalı bilgiler yerine doğru bilgiler ile buluşması sağlanabilir.

Markalara birkaç kurumsal blog önerisi

-Mutlaka kurumsal bir blog hazırlayın.

-Blogunuzu düzenli aralıklarla güncelleyin.

-Bünyenizde etkili blog yazıları yazacak kişiler yoksa nitelikli blog yazarları ile iletişime geçerek içerik desteği alın.

-Kurumsal blogunuzun sade ve kurum kültürünüz ile uyumlu olmasına dikkat edin.

-Faaliyet gösterdiğiniz sektör ile ilgili eskimeyen ve her zaman yarar sağlayabilecek içerikler üretmeyi önemseyin.

-Ziyaretçilerin size kolayca ulaşmasını sağlayacak iletişim kanalları kullanın ve hızlı dönüşler yapın.


2 Ocak 2014 Perşembe

Blog çekilişleri için 9 hediye önerisi

Blog çekilişleri, blogunun trafiğini artırmak isteyenlerin son yıllarda sıkça başvurduğu yöntemlerin başında geliyor.

Peki, blog çekilişi düzenlemek isteyen blog yazarları, bütçelerini sarsmadan blog çekilişi sonucunda ne tür hediyeler verebilir? İşte cüzdanınızı boşaltmadan düzenlediğiniz blog çekilişine katılanlara verebileceğiniz 9 hediye fikri...

Blog konunuz ile ilgili ürünler

Düzenlediğiniz blog çekilişi sonucunda blogunuzun konusu ile alakalı ürünler vermenizi öneriyorum. Bu tür hediyeler konunuz ile ilgilenen blog takipçilerinizin ve çekilişe katılan blog yazarlarının da hoşuna gidecektir. Örneğin; futbol konulu bir blogunuz varsa vereceğiniz hediye bir futbol topu, forma, krampon ya da maç bileti ya da futbol konulu kitap ya da dergiler olabilir. Bunları bütçeniz doğrultusunda çeşitlendirmek size kalmış. Blog konunuz ile alakalı hediyeler vermeniz, tematik bloglara ilgi duyan kişilerin sizin sadık takipçiniz olmasını sağlayacaktır.


Firmaların ürün ya da hizmetleri

Bloglara sponsor olan şirketlerin sayısı son yıllarda artmaya başladı. Blog sponsorlukları hem şirketler hem de blog yazarları açısından kazançlı bir çalışma olarak biliniyor. Sizin blog konunuz ile ilgilenen ya da hedef kitlenizin ilgisini çekebilecek ürünler ve hizmetler sunan markaların desteği ile çekilişler düzenleyebilirsiniz. Örneğin kozmetik ürünleri hakkında faydalı ve nitelikli yazılar yazdığınız bir blogunuz var. Kozmetik ürünü üreten ve satan markalar, doğru hedef kitleye ürün ve hizmetleri ile direkt ilgili bloglar üzerinden ulaşmayı tercih ettiği için sizin blogunuzu da dikkate alacaktır. "Benim blogumu hiçbir firma dikkate almıyor" diyorsanız siz şirketlere ulaşın. Ne kaybedersiniz ki? Aslında kaybedeceğiniz hiçbir şey yoktur. En fazla "Hayır" cevabı alırsınız. 

Kitaplar

Blog çekilişlerinde en çok verilen hediye türlerinden biri kitaplardır. Birçok blog yazarı düzenlediği çekilişi kazananlara kitap hediye ediyor. Siz de blogunuzun konusu ile alakalı kitapları ya da popüler kitapları hediye edebilirsiniz.Blogunuzun konusu ile alakalı ve her yerde bulunmayan bir kitap sunmanız daha etkili olacaktır. Örneğin edebiyat konulu bir blogunuz var. Düzenlediğiniz çekilişte az sayıda basılan ve piyasada kolayca bulunmayan bir romanı, öykü kitabını, edebiyat dergisini ya da şiir kitabını hediye etmeniz çekilişinize katılımı artıracağı gibi dikkat çekmenizi de sağlayacaktır.

Uzmanlık alanınız ile ilgili destek verebilirsiniz


Düzenlediğiniz blog çekilişi sonucunda fiziki anlamda bir hediye yerine farklı bir hediye vermeyi düşünüyorsanız çekilişi kazananların normalde belli bir ücret karşılığında alacağı hizmeti hediye edebilirsiniz.
Örneğin SEO, web tasarım ya da metin yazarlığı konusunda ciddi bir birikiminiz var ve ücret karşılığında kişilere destek sağlıyorsunuz. Bu donanımlarınızı blog çekilişinizde verebileceğiniz bir hediye olarak kullanabilirsiniz. Blog çekilişinizi kazananlara iyi metinler yazmak hakkında püf noktalar verebilirsiniz. Web tasarımda iyiyseniz ücretsiz özgün bir tasarıma sahip tema hediye edebilirsiniz. SEO konusunda yetenekleriniz varsa bu konuda sıkıntı yaşayanlara destek sunabilirsiniz. Unutmayın, size kolay gelen bir şey başkası için çok değerli ve faydalı bir ödül olabilir.

  
Hobi ürünleri, el emeği ürünler

Maliyeti az bir blog çekilişi için hobiniz doğrultusunda kendi yaptığınız ürünleri hediye olarak sunmanız yaptığınız çekilişe değer katacaktır. İnsanlar, özel yapım, seri üretim olmayan ürünlere ayrı bir önem verir. Bu da hem sizin hem de blogunuzun daima hatırlanması için etkili bir adım olacaktır. Örneğin örgü işleri ile aranız iyiyse düzenlediğiniz blog çekilişinde hediye olarak atkı, şapka ve eldivenden oluşan bir kombinasyon düşünebilirsiniz.

Hediye çekleri

Blog çekilişinizi kazananlara popüler mağazalarda geçerli olan belli bir tutarda hediye çekleri de verebilirsiniz. Vereceğiniz hediye çekleri, blog çekilişinizi kazanan kişilerin ihtiyacı olan ürünleri temin etmesi için iyi bir fırsat olabilir. Burada bütçenizi ve hediye çekinin hangi sektöre ait olduğunu belirlemeniz önemli. Moda konulu bir blog sahibiyseniz giyim mağazalarında geçerli olabilecek bir hediye çeki vermeniz hedef kitlenizin ilgisini çekecektir.

Para ödülü

Para ödüllü yarışmalara ve çekilişlere her zaman ilgi vardır. Blog çekilişinizi kazanan kişi ya da kişilere belirlediğiniz tutarda para ödülü de verebilirsiniz. Para ödülünü kazanan kişilerin hesaplarına belirlediğiniz tutarı yatırdıktan sonra ödül verme sürecini tamamlamış olursunuz. Para ödüllü blog çekilişleri çok fazla tercih edilen çekiliş türü değil. Para karşılığında alınabilecek ürün ya da hizmetleri sunmak daha faydalı olacaktır.

Blog reklam alanı


Eğer ciddi bir takipçi kitlesine sahip bir blogunuz varsa düzenlediğiniz blog çekilişi sonucunda kazananlara ödül olarak blogunuzda reklam yapmayı sunabilirsiniz. Bu ödül, kendilerini duyarmak ve daha görünür olmak isteyen blog yazarları için iyi bir fırsat olabilir. Reklam ödülü olarak banner reklam, tanıtım yazısı ya da sosyal medya paylaşımı gibi ödül türleri oluşturabilirsiniz. Unutmayın, internet ortamında ücretsiz reklam yapmanın, blogunu daha geniş kitleye tanıtmanın yollarını araştıran binlerce blog sahibi var. 

Misafir yazarlık ödülü

Blog trafiğiniz fazlaysa düzenlediğiniz blog çekilişini kazanan kişilere ödül blogunuzda misafir yazar olarak yer almaları ve bloglarını tanıtmaları konusunda bir fırsat sunabilirsiniz. Bu ödül, blogunu tanıtmayı düşünen kişiler için bir trafik kaynağı olabileceği gibi bir nevi ücretsiz reklam olarak da ilgi görecektir.

 

Medya İstasyonu için 2014 düşüncelerim

2013 yılı, blog yazarlığı konusunda önemli tecrübeler edindiğim bir yıl oldu. Medya İstasyonu, Nisan 2013'te yayına başlamıştı. Aradan geçen sürede hatırı sayılır bir takipçi kitlesine ulaşmak bana blog yazarlığı serüvenimde önemli bir moral oldu.

2013'te blog yazmak, planlarım arasındaydı. Cesaretimi topladım ve blog yazmak için kendimi ciddi anlamda motive ettim. Amacım blog dünyasında kalıcı bir yer edinmekti. Kısa sürede bu amacımda önemli bir yol aldığımı düşünüyorum.

Aradan geçen sürede ürettiğim içerikler binlerce kişi tarafından okundu, yorumlandı. Bu benim en çok istediğim şeydi. Dikkat çekici içerikler ürettiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Yazdığım yazıların arama motorunda üst sıralarda çıkması, ziyaretçilerimin çoğunu organik bir şekilde arama trafiğinden almam, blogumu kısa sürede iyi bir seviyeye getirdi.

2014'te Medya İstasyonu'nun üzerine daha fazla düşeceğim. Medya İstasyonu'nun promosyonu, tanıtımı ve optimizasyon çalışmaları için neredeyse hiç çaba sarfetmedim. Tek önemsediğim şey özgün ve değerli olabilecek türden içeriklerdi. 2014'te farklı konularda daha fazla içerik üretmeyi ve tanıtım kısmına ağırlık vermeyi planlıyorum. Değinilmeyen ya da çok az değinilen konularda yine kendi bakış açımla fayda sağlayabilecek türden yazılar yazmaya devam edeceğim.

2014 yılında Medya İstasyonu'nun daha fazla kişi tarafından takip edilmesi için sosyal medya odaklı birtakım çalışmalar da yapmayı düşünüyorum. Facebook, Twitter, Google+, Pinterest gibi sosyal ağlarda daha fazla takipçiye ulaşmak için aktif olmayı ve içerik çeşitliliği oluşturmayı hedefliyorum.

Medya İstasyonu'nun birkaç aylık süreçte az sayıda içerik ile bir konuma gelmesinin en önemli nedeni kaliteli ve özgün içeriklerin yer alması. Gazeteci olduğumdan dolayı yazı yazmaya uzak biri değilim. Bu yüzden blog yazısı yazarken zorluk ve konu sıkıntısı çekmiyorum. Bence 2014 yılı, nitelikli ve özgün içeriklerin daha fazla önemseneceği bir yıl olacak.

Aslında blog çekilişlerine pek sıcak bakan biri değilim. Ben daha çok ürettiğim içerikler ile kişilere ulaşmayı düşünüyorum. 2013'te bir dönem blog çekilişi düzenleme gibi düşüncem vardı. Belki 2014 yılında blog çekilişi konusunda etkili adımlar atabilirim.

Medya İstasyonu yayına başladığından beri okuyucuları reklam bombardımanına tutmaktan kaçındım. 2014'te de aynı şekilde devam edeceğim. Göze batmayacak 1-2 Adsense reklamı blogda bulunmaya devam edecek. Bunun haricindeki gelir modellerini de yine okuyucular tarafından olumsuz karşılanmayacak şekilde uygulayacağım.

2014'ün tüm blog yazarları açısından üretken, paylaşımcı ve bol trafikli bir yıl olmasını diliyorum. Kaliteli, uzun soluklu ve profesyonel bakış açısı ile yazılan blogların artmasını temenni eidyorum.

2014, tüm blogculara şans getirsin...


1 Ocak 2014 Çarşamba

Blog yazılarınız arama motorunda ne durumda?

Ziyaretçiler, Google'da arama yaptıklarında blog içeriğinizi kolayca bulabiliyor mu? Birçok blog yazarının en büyük sıkıntısı, arama motoru sıralamasında gerilerde olmak. Peki, arama motorunda daha üst noktalarda yer almak ve ürettiğiniz içeriklerin her seferinde ziyaret edilmesini sağlamanız için nelere dikkat etmelisiniz?

İşte blog yazarlarının arama motorunda üst sıralarda yer almak için uygulayabileceği birkaç doğal SEO önerisi

İçeriğiniz gerçek anlamda bilgi veriyor mu?

Kullanıcı odaklı, fayda sağlayıcı içeriklerin arama sonuçlarında üst sıralarda çıkması son derece doğaldır. Yazdığınız içeriğin okuyucuların ihtiyacını karşılamaya yönelik bilgiler ve aranma hacmi yüksek anahtar kelimeler içermesi bulunabilir olması açısından oldukça önemlidir. Okuyucular arattıkları anahtar kelimeler ile direkt alakalı ve doyurucu bilgiler içeren yazılara daha fazla önem verdiği için sizin yazınıza daha kolay ulaşabilir.

Medya İstasyonu'nda yazdığım yazılarda okuyucuya daha önce pek değilmeyen konularda farklı bakış açısı eşliğinde faydalı olabilecek türden içerikler sunmayı önemsiyorum. Bu yüzden yazılarım ilgi görüyor ve yorum alıyor. Bu da blog yazımın amacına ulaştığını somut bir şekilde gösteriyor. Arama sonuçlarında üst sıralarda çıkmanızı sağlayacak en önemli unsurlardan biri olan faydalı ve değerli içerikleri üretmeye gerçek anlamda özen göstermenizi tavsiye ediyorum.

Blog yazınız akıcı mı?

Blog yazılarının akıcı bir formatta olması, çok kişi tarafından okunmasını ve yorumlanmasını sağladığı gibi okuyucuların başka platformda paylaşmasını da beraberinde getirecek. Okuyucular tarafından okunan, paylaşılan ve yorumlanan yazıların arama motorunda üst sıralarda çıkması daha kolaydır.

Hala birçok blog yazarı, yazma deneyimlerini iyileştirmek için ciddi çaba sarf etmiyor. Gelişigüzel yazılan blog yazıları okuyucuları o blogdan soğuttuğu gibi blog yazarı için de olumsuz bir deneyim oluyor ve blogun zaman içinde çöp olmasına neden oluyor. Blog yazılarında kullanılan cümlelerin çok uzun olmamasına özen gösterilmeli. Okuyucular, uzun ve sıkıcı metinleri okumak istemiyor.

Bunun yanı sıra blog yazılarında imla kurallarına dikkat edilmesi çok önemli. Blog yazısı yazarken yazımı konusunda tereddüt edilen kelimeler için yazım kılavuzuna göz atmak çok zor olmasa gerek. Blog yazarlığında iyi bir noktaya gelmek ve yazılarınızın arama motorunda üst sıralarda yer almasını istiyorsanız bol bol yazı pratiği yaparak etkileyici yazılar yazabilecek seviyeye gelmeyi hedeflemelisiniz.

Blog yazısı başlıklarınız ve giriş cümleleriniz etkileyici mi?

Bir blog yazısını okutan en önemli unsur, blog yazısının başlığı ve giriş cümleleridir. Çoğumuz bir yazıyı okumadan önce ilk olarak başlığına dikkat ederiz. Eğer başlık ve yazının giriş cümleleri bizi çekmişse yazının geri kalan kısmını da okumak isteriz. Başlığı etkileyici ve merak uyandırııcı olan bir yazının okunması ve arama motoru sıralamasında üst sıralarda çıkması daha kolaydır.  Blog yazılarınızın başlığında anahtar kelimelere yer vermeniz, arama motoru sorgularında sizin blog yazınızın da konuyla ilgilenen kişiler tarafından görünmesini sağlayacaktır. Blog başlığınının blog yazınız ile uyumlu olmasına dikkat edin. Sırf çok aranan anahtar kelimeler diye alakasız başlıklar atmanız, sizin güvenilir olarak algılanmanızı zorlaştıracaktır. Blog başlıkları, arama motorlarındaki sıralamanızın değişiklik göstermesinde etkilidir.

Okuyucular ile iletişiminiz iyi mi?

Bloglar okuyucular ile yakın iletişimin kurulduğu, samimi platformlar olarak bilinse de hala birçok blog yazarı okur etkileşimini önemsemiyor. Okurların yorumlarına, maillerine geri dönüş yapmak önemli. Zaman zaman okuyucular ile iletişim kurmak, daha iyi bir blogculuk açısından fayda sağlayacak. Ben blogumda bunu çok önemsiyorum. Bazen blog yazısı ile ilgili okuyucu yorumlarından ve önerilerinden ciddi anlamda yararlandığım zamanlar oluyor.

Bir blog okuyucusu size bir mail gönderdiğinde ya da bir şey sorduğunda onu mümkün olduğunca kısa bir sürede dönüş yapın. Okuyucularınızı önemsemeniz gelecekteki blog kariyeriniz açısından da önemlidir. Çünkü blogların daha geniş bir kitleye ulaşmasında okuyucuların payı büyük. Sizin blogunuzdan ve sizden memnun olan okuyucular, sizin en sadık elçilerinizdir. Popülerleşmenize bütük katkılar sağlarlar.

Sosyal medyada sadece link mi paylaşıyorsunuz?

Blog yazılarınızı paylaştığınız sosyal medya hesaplarınızda sadece link paylaşmaya odaklanmayın. Ara ara blog konunuz ile alakalı ve deneyim sahibi olduğunuz alanda ipuçları paylaşın. Okuyuculara bazenm karşılıksız içerikler de sunun. Sadık okuyucularınızı sürekli link tıklatmaya zorlamayın.

Blog yazarları bu konuda da önemli hatalar yapıyorlar. Sürekli link paylaşarak yazılarının daha fazla okunmasını hedefliyorlar. Sosyal medyada paylaşım sıklığını iyi ayarlamak, okuyucu kaçırmamak açısından önemli. Okuyuculara değerli ve faydalı kısa içerikleri de sunmayı alışkanlık haline getirin. Faydasını göreceksiniz.

İnsanların blog yazılarınız hakkında konuşmalarını, yorum yapmalarını ve tepkilerini paylaşmalarını sağladığınız takdirde blog yazınızın arama motorlarında daha üst sıralarda yer aldığını göreceksiniz.

Medya İstasyonu'nu açıp özgün ve fayda sağlayıcı içerikler üretmeye başladığımdan beri blogculuk ile ilgili birçok önemli anahtar kelimede arama motorunda ilk sayfalarda yer aldığını gözlemledim. Bu benim için bir başarı. Çünkü eskimeyen ve değerli olabilecek türden içerikler üretmeyi önemsiyorum. Blogumda yazdığım yazılar her zaman ziyaret edilebilecek türden içeriklerden oluşuyor.

Unutmayın;

"İnsanların blogunuzun sadık okuyucu olmalarını sağlamanın en önemli anahtarı yeni, taze ve geçerliliği olan içerik üretmektir. Yayınlamayı bıraktığınız an, okuyucu topluluğunuzu kaybetmeye başlarsınız."